Hafıza Merkezi, Kasım 2011 tarihinde bir grup avukat, gazeteci, akademisyen ve insan hakları savunucusu tarafından İstanbul merkezli bir dernek olarak kuruldu.
Hafıza Merkezi yaşanan ağır insan hakları ihlallerine ilişkin gerçekleri ortaya çıkarmayı, mağdurları adalet arayışlarında desteklemeyi ve resmi söyleme alternatif hakikat anlatılarını dolaşıma sokarak toplumsal hafızayı güçlendirmeyi hedefliyor.
Bu hedefler doğrultusunda Merkez, çatışma dönemleri ve otoriter yönetimler boyunca yaşanan hak ihlallerinin açığa çıkarılmasına ve tüm bu süreçlerle geçiş dönemi adaleti perspektifiyle hesaplaşmaya katkı sunmak amacıyla, ilk etapta “zorla kaybetmeler” üzerine yoğunlaştı.
Merkez kurulduğunda başta zorla kaybetmeler olmak üzere i) ağır insan hakları ihlallerinin evrensel standartlarda belgelenmesi, ii) emsal olabilecek davaların takibi ve belgelenmesi ve iii) tüm bu ağır ihlallerle ilgili hakikatlerin toplumun geniş kesimlerine anlatılmasına yönelik faaliyetleri çalışmalarının temel ekseni olarak belirledi.
Yüzleşme çabalarının etki yaratması ve gündeme gelmesi için bir barış sürecinin önemini dikkate alarak, 2013-2015 yılları arasında yaşanan barış süreci ve sonrasında barışı da bir çalışma alanı olarak belirledi. Bu tarihten itibaren gerek farklı barış süreçlerinin, gerekse Türkiye’deki barış sürecinin muhasebesi ve belgelenmesi konusundaki çalışmalarını sürdürüyor.
Türkiye’de demokratik değerlerin ve insan hakları mücadelesinin zeminini oluşturan sivil alanın daralması çalışmalarımızın odağını etkileyen bir başka etken oldu. 2015 yılında çözüm sürecinin son bulmasının ardından şiddetli bir çatışma sürecine girildi. 2016 yılında başarısızlıkla sonuçlanan darbe girişimi ertesinde ilan edilen olağanüstü hal tüm muhalif kesimleri sindirmek için araçsallaştırıldı. Merkez, yaşanan bu gelişmelerin getirdiği güncel ihtiyaçlara cevap verebilmek için izleme ve belgeleme faaliyetlerine yakın tarihli ağır insan hakları ihlallerini de ekledi. Bu çerçevede, çeşitli biçimlerde baskı altına alınan hak örgütleri ve hak savunucularının desteklenmesine yönelik yürüttüğü faaliyetlerini yeni bir alan olarak tarif etmeye başladı.
Çalışma Alanları
Yukarıda aktarılan gözlem ve deneyimler eşliğinde Merkez, 2018 yılından itibaren çalışma alanlarını gözden geçiriyor, yeniden değerlendiriyor. Özellikle zorla kaybetmeler, daha geniş anlamda tüm ihlallerle yüzleşme perspektifini, hakikat, adalet ve hafıza mekanizmalarının hayata geçirilmesi için geçiş dönemi adaleti yaklaşımını korumakla beraber, Merkez bugün faaliyetlerini dört temel çalışma alanı üzerinden tanımlıyor:
- Hafıza ve Barış Çalışmaları: Hakikatlerin ortaya çıkarılması için yaşanan yaygın ve sistematik insan hakları ihlallerinin uluslararası standartlara uygun bir şekilde belgelenmesi, raporlanması ve hafızalaştırılması için çalışıyoruz. Zorla kaybetmeler veritabanı, belgeleme eğitimleri, sanat ve yaratıcı alanlarla ilişkileri de bu çerçevede yürütüyoruz. Yüzleşmenin ancak barış ortamında mümkün olabileceğinden hareketle, Kürt meselesinde kalıcı bir barış sağlanmasına yönelik çalışmaları da bu kapsamda yürütüyoruz. Barış çalışmaları ağırlıklı olarak Türkiye’nin akamete uğramış çözüm sürecinden ve dünyadaki iyi örneklerden öğrenmeye odaklanıyor.
- Hukuk Çalışmaları: Ağır insan hakları ihlalleriyle hesaplaşmak için hak ihlallerine uğramış grupların adalete erişiminin sağlanmasına ve adaletin tecelli etmesine yönelik hukuki çalışmalar yürütüyoruz. Suça karışan devlet görevlilerinin cezasız bırakılmasının yapısal bir sorun haline gelmesinin ceza adaleti ve demokrasi konusunda yarattığı zaafların giderilmesi için hayata geçirilen faaliyetler bu alanın temelini oluşturuyor. Hafıza Merkezi, bu alandaki mücadeleye ağır insan hakları ihlalleri çerçevesindeki hukuki belgeleme, dava izleme, analiz çalışmaları yapma ve ulusal ve uluslararası hukuki müdahalelerde bulunma çerçevesinde katkıda bulunuyor. Bu alan aynı zamanda çeşitli ulusal ve uluslararası hukuksal müdahalelerle hukukun üstünlüğünü sağlama mücadelesinin de verildiği alan.
- İnsan Hakları Örgüt ve Savunucularının Desteklenmesi: Hak savunucularına yönelik baskılar ve sivil alanın daralması karşısında, bu durumla mücadeleye yönelik izleme, raporlama ve destek çalışmaları yürütüyoruz. İnsan hakları ve toplumsal hafıza gibi alanlarda yeni mücadele yöntemlerine yönelik bilgi ve uzmanlık geliştirmeye ve bu bilgiyi işbirliği ve destek mekanizmaları yoluyla diğer sivil toplum kuruluşları ile paylaşmaya çalışıyoruz.
- Uluslararası İşbirliği ve Dayanışma: Türkiye’ye yakın komşu Kafkaslar, Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgelerinde barış, yüzleşme ve insan hakları gibi ortak çalışma alanlarına sahip STK’larla ilişki ve işbirlikleri geliştirmeyi amaçlıyoruz. Merkez, ayrıca gerek insan hakları ihlalleri gerekse sivil alanın daralmasına yönelik uluslararası faaliyet ve etkinliklerini 2018 yılında Berlin’de kurulan kardeş örgütü Verein für Wahrheit, Gerechtigkeit und Gedächtnisarbeit ile ortaklaşarak Avrupa Komisyonu, Avrupa Birliği ve Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı üyesi ülkeleri hedefleyerek yürütüyor. Arjantin, Kolombiya, Bosna, Sırbistan gibi benzer çatışma deneyimi yaşamış ülkelerdeki Hafıza Merkezi’nin çalışma alanlarına yakın çalışmalar yapan kurumlarla ortaklıklarımız sürüyor.