Yeni mücadele aktörleri eskilerden, eskiler yenilerden neler öğrenebilir? Farklı dönemlerin siyasi atmosferleri o dönemlerde aktif olan kuşakları nasıl etkiledi? Mücadele ve örgütlenme yöntemleri geçmişten bugüne nasıl değişti, nereye gidiyor? Farklı dönemlerin farklı dil ve söylemleri, popüler kavramları neler?
Hafıza Merkezi olarak bu ve benzeri sorulara cevap aradığımız Hak Mücadelesinde Kuşaklararası Buluşmalar başlıklı bir etkinlik serisine başlıyoruz.
Serinin ilk buluşması “Kürt Kadın Hareketinin Dünü, Bugünü ve Gelecek Perspektifleri” başlığıyla 18 Mart Pazartesi günü Diyarbakır’da gerçekleşecek. Saat 15.30’da Amed Şehir Tiyatrosu’nda (Şanoya Bajêr a Amedê) düzenlenecek bu buluşmada Çağlar Demirel, Figen Ekti ve Suzan İşbilen konuşmacı olarak yer alacak, Saliha Ayata ise etkinliğin moderatörlüğünü üstlenecek.
Yüz yüze olarak düzenlenecek bu buluşmada çevrimiçi katılım veya canlı yayın olmayacak ve kamera kaydı alınmayacak.
► Etkinliğe kayıt olmak için tıklayın.
“Hak Mücadelesinde Kuşaklararası Buluşmalar” serisi ile farklı kuşaklardan aktivistleri, hak savunucularını ve mücadele öznelerini bir araya getirerek birbirimizden öğrenebileceğimiz kuşaklararası bir diyalog alanı yaratmayı hedefliyoruz.
Yaşadığımız dönem, çok sayıda kuşağın bir arada çalıştığı ve örgütlendiği nadir bir dönem. Tüm bu farklı kuşakların değişen tarihsel okumaları, değer dünyaları, risk algıları, benimsedikleri yöntem ve araçları bir yandan ortak mücadele deneyimi için bir zenginlik potansiyeli sunarken, zaman zaman da kuşaklararası gerilimlerin kaynağı olabiliyor. Bu durum, hak mücadelesinde esenlik halinin giderek daha fazla tartışıldığı günümüzde kuşaklararası iletişimi daha da önemli hale getiriyor.
Kuşak tartışması, içinde bulunduğumuz otoriter dönem bağlamında da önemli. Geleceğe dair umutlu bir bakışa sahip olmanın giderek zorlaştığı günümüzde farklı siyasal ve tarihsel dönemlerde edinilmiş mücadele deneyimlerinin kuşaklararası aktarıma özen gösteren bir biçimde tartışılmasına bugün hiç olmadığı kadar ihtiyaç var.
İşte bu sebeplerle, kuşakların hak mücadeleleri içindeki yeri, etkisi ve bir aradalığı üzerine mücadele öznelelerinin kendilerine ayna tuttuğu kamusal bir tartışmayı önemsiyor, bunun mücadele ufkunu ve direngenliğini arttıracağını düşünüyoruz.
Bu tespitlerden hareketle düzenlediğimiz bu seri, kuşaklararası diyalog ve öğrenme ihtiyacına mütevazi bir katkı sunmak üzere, 3 şehirde (Ankara, Diyarbakır, İstanbul) gerçekleştirilecek 4 toplantıdan oluşacak. Kürt kadın hareketini konu alan ilk buluşmamızın ardından barınma hakkı mücadelesi, LGBTİ+ hareketi ve kayıplar mücadelesine odaklanacağımız 3 toplantı ile buluşmalarımıza Mart ve Nisan aylarında devam edeceğiz.
Her dönem Kürt sorununda barışçıl çözüm arayışlarının güçlü bir şekilde dile geldiği Diyarbakır, sivil toplumun pek çok alanında da önemli mücadele deneyimlerine ev sahipliği yapıyor. Kentin özellikle kadın hakları alanındaki mücadele üzerinden biriktirdiği deneyimi kuşaklararası bağlamda tartışmaya açarken son on yılda yoğunlaşan baskılar ve kriminalize edilmeye çalışılan kadın aktivizminin köklerine uzanmayı hedefliyoruz.
1990’lı yıllardan başlayarak Kürt kadınlarının örgütlenmeleri yerel yönetimler, kültür, basın, emek başta olmak üzere hayatın her alanını değiştiriyor. Temel hak ve özgürlüklerin ağır baskı altına alındığı ve sivil alandaki daralmanın en üst boyutta yaşandığı dönemlerde dahi kadına karşı şiddetle mücadelede aktif ve etkili izleme ve destek mekanizmalarını ayakta tutmayı başaran kadınlarla bu deneyimi, direnci ve motivasyon kaynaklarını anlamaya çalışırken bir yandan da dönemsel olarak değişen siyasi atmosferin mücadele ve örgütlenme yöntemleri üzerindeki etkilerini konuşacağız.
Tarih ve saat: 18 Mart 2024 Pazartesi - 15:30
Yer: Şanoya Bajêr a Amedê (Amed Şehir Tiyatrosu) Diclekent Bulvarı Velat Yapı no. 10 - Kayapınar, Diyarbakır
Konuşmacılar: Çağlar Demirel, Figen Ekti, Suzan İşbilen
Moderatör: Saliha Ayata
Çağlar Demirel, Diyarbakır’ın Kulp ilçesinde doğdu. Dicle Üniversitesi Hemşirelik bölümünden mezun oldu. 1997 yılında Diyarbakır’da Türkiye Aile Planlaması Derneği’ne bağlı Kadın Sağlığı Merkezi’nde çalıştı. Kürt kadın hareketinin bir aktivisti olarak birçok sivil toplum kuruluşunda ve kadın sağlığı, kadına yönelik şiddet ve her türlü ayrımcılığa karşı mücadelede ve kadın insan hakları alanlarında gönüllü çalışmalar yürüttü. 2004 yılında Bağlar Belediyesi’ne bağlı Kardelen Kadın Evi’nde kadın çalışmalarının koordinatörlüğünü yürüttü. 2009 yerel seçimlerinde Mardin’e bağlı Derik ilçesinin Belediye Başkanı seçildi. Demirel 2011 yılında Kürt kadın siyasetçileri etkisiz kılmayı amaçlayan bir soruşturma kapsamında tutuklandı, bir sonraki yerel seçimde aday olamadı. 2014 yılında tahliye edildikten sonra 2015 yılında HDP Diyarbakır milletvekili seçildi ve TBMM’de HDP Grubu Başkanvekilliği yaptı; görevini sürdürdüğü sırada bir kez daha tutuklandı ve yaklaşık beş yıl tutuklu kaldı. Tahliye olduktan sonra Kürt kadın hareketinin bir aktivisti ve bir kadın siyasetçi olarak yaşamının her alanında kadın mücadelesini aktif olarak devam ettirmektedir.
Figen Ekti, Amed’de doğdu. İlkokul ikinci ve üçüncü sınıfta olmak üzere iki defa gözaltına alındı. Köyde yaşadıkları ev üç kez askerlerce ateşe verildi ve yüz binlerce Kürt aile gibi onun da ailesi de zorla göç ettirildi. Tüm bunlara karşın Ekti egemen devlet şiddetini sorguladı, itiraz etti ve mücadeleye aktif bir şekilde dahil oldu. 1993 yılında henüz 16 yaşındayken gözaltına alındı, 35 gün süren yoğun işkenceler sonrasında tutuklandı ve 10 yıl tutsak kaldı. Tahliye olduktan sonra Kürt Kadın Hareketi içerisinde aktif rol aldı. Demokratik Özgür Kadın Hareketi (DÖKH) ve Tevgera Jinen Azad (TJA) ile kadın özgürlükçü çalışmalar yürüttü. Selis, Rosa Kadın Derneği ve Kongreya Jinen Azad (KJA) gibi birçok kadın kurumunda aktif olarak çalıştı. Bu çalışmaları gerekçe gösterilerek defalarca gözaltına alındı, yargılandı. 2020 yılında tutuklandı, 6 ay tutsak kaldı. 2023 yılında TJA aktivistlerini hedef alan bir operasyon çerçevesinde kötü muamele ile gözaltına alındı, tutuklandı ve bir yıl tutsak kaldı. Halihazırda tutuksuz olarak yargılanan Ekti, kadın özgürlük mücadelesini sürdürmeye devam ediyor.
Salîha Ayata, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Türk Dili Edebiyatı Öğretmenliği bölümünden mezun oldu. Üniversite yıllarında Kürt Dili ve Edebiyatı alanında çalışmalar yaptı ve Kürtçe dersleri verdi. Yaklaşık yedi yıl Van Büyükşehir Belediyesi bünyesinde yürütülen akademi çalışmalarında yer aldı. Belediyeye kayyım atandıktan sonra yerel yönetimdeki işini bırakarak sivil topluma alanına yöneldi. Halen kurucularından olduğu, Diyarbakır’da faaliyet gösteren Kadın Kültür Sanat ve Edebiyat Derneği’nin (KASED) başkanlığını yürütüyor. Kürtçe yeni edebiyat alanında çalışan Ayata, Kürtçe romanlardaki eril karakterleri ve eril yaklaşılmarı deşifre edilen yazılar yazıyor.
Suzan İşbilen, 1961 yılında Urfa’nın Siverek ilçesinde doğdu. Diyarbakır, Niğde, Urfa gibi çeşitli illerde Eğitim-Sen faaliyetleri yürüttü, üç dönem boyunca sendikada yönetici olarak görev aldı. İnsan Hakları Derneği (İHD) Urfa Şubesi’nde de yöneticilik yapan İşbilen, emekliliğinin ardından siyasi parti yöneticiliği ve Diyarbakır Kayapınar Belediyesi’nde meclis üyeliği yaptı. İki dönem Rosa Kadın Derneği’nin de yönetiminde bulunan İşbilen, halihazırda Rosa Kadın Derneği’nin başkanlığını yürütüyor.