Ana içeriğe atla
Ana Sayfa
27.07.2017

23 yıl sonra gelen adalet... Faili meçhule tazminat kararı

<< TÜM HABERLER

Babası Mehmet Zeki Yılmaz, Hakkâri Yüksekova’da faili meçhul bir cinayetin kurbanı olduğunda Fehmi 5 yaşındaydı. Babasız büyüdü. Onu hiç unutmadı, öldürülüşünü de. Yıllar geçti, o katiller bulunamadı. Ancak Fehmi Yılmaz bir dedektif gibi çalıştı, gözardı edilen deliller buldu.

Cumhuriyet

1994’ten 2003’e kadar yapılan tek işlem, dönemin Adalet Bakanı Cemil Çiçek’e mektup yazan eşi Küber Yılmaz’a, ‘terör örgütü propagandası’ soruşturması açılması oldu. Sonunda Yüksekova Savcılığı, zamanaşımının 25 Şubat 2009’da dolduğunu belirterek dosyayı 23 Mart 2009’da kapattı.

Oğlu babasının katillerinin peşini bırakmadı

Hürriyet’ten İsmail Saymaz’ın haberine göre, Yılmaz’ın 7 çocuğundan biri olan Fehmi Yılmazyın peşini bırakmadı. Van, Başkale ve Yüksekova’yı gezdi, tanıkları bulup sözlerini kameraya kaydetti. Avukatı Nezahat Paşa, 25 Şubat 2013’te dosyanın kapatılmasına itiraz etti. Yüksekova Savcılığı, dosyayı Van Başsavcılığı’na gönderdi. Ancak 20 yıllık zamanaşımı ve faillerin saptanamaması nedeniyle 8 Eylül 2014’te dosya ikinci kez kapatıldı. Avukat bu kez Van 1. İdare Mahkemesi’nde tazminat davası açtı. Mahkeme, 8 Mayıs 2017’de sonuçlandı.

23 yıl sonra gelen adalet

Delillerin titiz toplanmadığı, mermi kovanlarının bile günler sonra aile tarafından toplanarak savcılığa verildiği, kriminal inceleme yaptırılmadığı mahkeme kararına girdi. Mahkeme, “İşlemlerdeki kusurlar, elem ve ıstırabın daha da artmasına ya da sürekli hale gelmesine sebep olacağı gibi, adalete güvenin azalmasına ve yaşam hakkını garanti eden devlete güvenin sarsılmasına neden olacaktır” tespitini yaparken “Kübar Yılmaz’a 30 bin, altı çocuğuna 15’er bin TL olmak üzere 120 bin TL manevi tazminat ödenmesine” hükmetti. Avukat Paşa, “Yargının tutumu nedeniyle çok büyük acı yaşadılar” dedi. Avukat, karara itiraz edeceklerini de söyledi.

Nasıl öldürülmüştü?

Bakkal işleten Mehmet Zeki Yılmaz (31), 9 Şubat 1994’te polislerce şüphe üzerine gözaltına alındı. Ağabeyinin iddiasına göre bir gün sonra bırakılırken, “Hareketlerine dikkat et” denildi. 22 Şubat sabahı silahlı üç kişi tarafından sürüklenerek götürüldü. 25 Şubat’ta 30 Kalaşnikof mermisiyle kurşunlanmış cesedi bulundu.