Kendini sınırlarla var eden yabancı ve mülteci düşmanlığına ve ırkçılığa karşı sınırlar ötesi bir Ege’yi tahayyül etmek için Hafıza Merkezi ve Legal Centre Lesvos olarak, Community Peacemakers Teams’in katkılarıyla bir araya geldik!
Podcast serimiz “Ege’yi Aşmak”, 100 yıl önce Yunanistan ve Türkiye arasında gerçekleşen 1923 Nüfus Mübadelesini merkezine alıyor. Mübadele, öncesi ve sonrasında yaşanan siyasi, sosyal ve ekonomik değişikliklerle günümüzde artan yabancı ve mülteci düşmanlığının ve ırkçılığın arka planını oluşturuyor. Uluslararası toplumun tasdik ettiği ilk zorunlu göç süreci olarak kabul edilen mübadele, modern mültecilik kavramının doğuşunda kritik bir rol oynadığı gibi, aynı zamanda önemli göç yolları üzerinde kurulan bu iki ülke için zorunlu göçün nasıl yönetilmesi gerektiğine dair dışlayıcı normlar oluşturdu.
Mübadele sürecinde din odaklı ulus kimliğinin öne çıktığını, Türklüğün ön şartının sünni İslama, Yunanlığın ise ortodoks hristiyanlığa inanma olduğunu görüyoruz. Dil ise ikinci plana itiliyor ve Yunanca konuşmayan ortodoks hristiyanlar Yunanistan’a, Türkçe konuşmayan sünni müslümanlar da Türkiye’ye gönderiliyor. 100 yıl boyunca iki ülkenin bu ulus kimlik anlayışına sadık kalma adına uyguladığı göç politikalarını podcast serimizin gelecek bölümlerinde detaylarıyla işleyeceğiz.
Mübadele politikalarının sonuçlarını ele alırken bir yandan da ulus-devlet söylemlerinin kıskacında kalmamak adına, toprağıyla ve deniziyle Ege’yi bir coğrafi bütünlük olarak ele alıp bu coğrafyanın yüzyılı aşkın bir süre boyunca zorunlu göç hareketlerine nasıl tanıklık ettiğini tartışacağız. Harita üzerine çizilmiş sınırların kurmaca olduğu, devlet şiddetiyle bu kurmacanın hayat bulduğu, tüm bunların insanlar üzerinde yaratabileceği yıkıcı etkiler Ege’de batırılan botların bir zorla kaybetme pratiği olduğunu, ve bu pratikle akışkan denizde durağan sınırların şiddet ile inşa edilmeye çalışıldığı üzerinde duracağımız konulardan olacak.
Podcast serimiz boyunca mübadele tarihine, ulusaşırı göçe, ve eleştirel mültecilik çalışmalarına odaklanan akademisyen ve aktivistlerle röportaj yapacağız. Bunun yanı sıra, ailesinin mübadele geçmişini bilen, bu geçmişi kendi anlatılarıyla şekillendirip, yeniden var edecek kişilere de söz vereceğiz. Ailelerinin deneyimlediği zorunlu göçü nasıl anlamlandırdıklarını, ve günümüzde mülteciliğe yaklaşımlarını nasıl etkilediğini dinleme fırsatı bulacağız.
Hafıza Merkezi ve Legal Centre Lesvos tarafından Community Peacemakers Teams’in desteğiyle üretilen Ege’yi Aşmak: Hareket Halindeki İnsanların Yüzyılı serisinin yeni bölümlerini iki haftada bir Salı günleri Spotify üzerinden dinleyebilirsiniz.