Hakikat Adalet Hafıza Merkezi Hukuk Çalışmaları Programı’ndan Melis Gebeş, 12 Mayıs 2016 tarihinde gazeteci Burcu Karakaş’ın Medyascope’a hazırladığı “Hak İhlalleri Karnesi” programına konuk oldu.
Programda, 1992 yılında zorla kaybedilen Hasan Gülünay’a ilişkin, Anayasa Mahkemesi’ne Birsen Gülünay adına yapılan bireysel başvuru dosyası için Hakikat Adalet Hafıza Merkezi’yle birlikte yedi insan hakları örgütünün sunduğu hukuki görüşün içeriği ve önemi ele alındı.
“Amicus Curiae” olarak bilinen ve mahkemeyi daha geniş, daha kapsamlı ve daha doğru bir yasal çerçevede karar vermeye teşvik ederek içtihat geliştirmeyi hedefleyen hukuki görüşün yer aldığı rapor kısa bir süre önce yayımlanmıştı.
Bu programda Türkiye’de yerleşik bir hukuki müdahale aracı olarak bilinmeyen ve uygulanmayan “Amicus Curiae“nin amacı, 1 Kasım 2014’te mahkemeye sunulan görüşe temel teşkil eden argümanlar ve halen karar aşamasında olan Hasan Gülünay dosyasının, zorla kaybetmelere ilişkin zamanaşımı riskiyle karşı karşıya olan diğer dosyalar için önemi değerlendiriliyor.
Gebeş, devletin etkin soruşturma yürütme ve failleri ortaya çıkartma yükümlülüğünün yanı sıra; suç tarihi itibariyle zamanaşımı ya dolmak üzere ya da zaten dolmuş zorla kaybetmelere ilişkin dava dosyaları için bir sonraki başvuru mercii olarak Anayasa Mahkemesi’nin bu suçları aydınlatma konusunda büyük bir görevle karşı karşıya olduğunu vurguluyor.
Ayrıca, zorla kaybetmelere karşı dünya çapında, özellikle de Latin Amerika’da yükseltilen hakikat ve adalet mücadelesi sonucu muazzam bir hukuki doktrin ve içtihat oluştuğunu; Latin Amerika mahkemelerinde öngörülen “hakikat hakkı”nın Türkiye’nin ulusal mevzuatında yer almasa dahi sözleşmesel yükümlülüklerinden kaynaklı Anayasa Mahkemesi’nin gözetmesi gerektiğini savunduklarını aktarıyor.